Toplumda nesilden nesile aktarılan birçok sağlık inanışı bulunduğunu belirten uzmanlar, bu inanışların büyük bir kısmının bilimsel verilerle örtüşmediğini vurguluyor. Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Kulak, Burun, Boğaz Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi K. Ali Rahimi, sinüzit ve yüz felci örnekleri üzerinden yaygın inanışları değerlendirdi.
Sinüzit: Virüs Kaynaklı, Islak Saçla İlgisi Yok
Toplumda en yaygın inanışlardan biri, ıslak saçla uyumanın sinüzite yol açtığı düşüncesidir. Ancak Dr. Öğr. Üyesi Rahimi, bu inanışın bilimsel bir dayanağı olmadığını belirtiyor.
-
Sinüzitin Oluşumu: Sinüzit, genellikle nezle ve grip enfeksiyonları sırasında virüslerin sinüs boşlukları içinde iltihap oluşturmasıyla meydana gelir.
-
Bilimsel Karşılığı: Bu durumun saç telleriyle ya da saçın ıslak olmasıyla ilişkili olduğunu gösteren herhangi bir bilimsel çalışma bulunmaz.
-
Anatomik Uzaklık: Dr. Rahimi, saç derisi ile nazal mukozanın anatomik olarak birbirinden oldukça uzak bölgelerde yer aldığını ve bağışıklık sistemi üzerinde doğrudan bir etkileşim söz konusu olmadığını hatırlattı.
-
Tavsiye: Islak saçla uyumamak bilimsel olarak sinüziti engellemese de, konfor, genel hijyen ve vücut direncinin korunması açısından daha sağlıklı bir tercih olabilir.
Diğer yaygın, ancak tıpta ispatlanmamış inanışlar arasında "dondurma yersen bademcik iltihabı olursun" ve "çıplak ayakla taşa basma böbreklerini üşütürsün" gibi ifadeler de yer alıyor.
Yüz Felci: Erken Tanı ve Tedavi Hayati Önem Taşıyor
Yüz felci, toplumda sıkça yanlış anlaşılan bir başka sağlık sorunudur. Yüz felci, yüz sinirinin iletiminin durması ve bu nedenle mimik kaslarının çalışamaması sonucu ortaya çıkar.
-
Oluşum Şekli: Yüz siniri, kulak kemiği (temporal kemik) içindeki dar bir kanaldan geçer. Özellikle bu dar kanal içinde sinirde bir ödem oluşması durumunda sinir iletimi bozulur ve yüz felci tablosu ortaya çıkar.
-
En Sık Görülen Tip: Yüz felçleri içinde en sık karşılaşılan, kemik içindeki ödeme bağlı gelişen ve büyük oranda kendiliğinden düzelen Bell’s palsi olarak adlandırılan tablodur.
-
Riskler ve Önem: Çoğunlukla kendiliğinden iyileşse de, düşük bir ihtimalle kalıcı yüz felci gelişebilir. Bu nedenle, yüzde asimetri ve estetik açıdan şekil bozukluklarına karşı erken tanı ve tedavi büyük önem taşır.
-
Acil Başvuru Gerekliliği: Yüz felciyle karşılaşıldığında zaman kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurulması, felcin santral mi (beyin kaynaklı) yoksa periferik mi (sinir kaynaklı) olduğunun ayırt edilmesi açısından hayati önem taşır. Bu ayrım, tedavi yaklaşımını doğrudan belirler.
-
Tedavi: Tedaviye erken başlamak başarı oranını artırır ve ilaçlar, fizik tedavi, masaj ve destekleyici yöntemler birlikte kullanılabilir. Ayrıca yüz felcinde gözün kapanamaması, göz kuruluğu ve enfeksiyon riskini artırdığı için ayrıca önemsenmelidir.
|