Türkiye'nin coğrafi konumu ve iklim şartları, böbrek taşı oluşumu açısından ciddi bir risk barındırıyor. Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Ali Tekin, Türkiye’nin dünyada “Taş Kuşağı” olarak adlandırılan sıcak iklim kuşağında yer aldığını belirterek, ülkemizde her yıl yaklaşık 1 milyon kişiye böbrek taşı tanısı konulduğuna dikkat çekti.

Kışın "Susamayı Beklemeyin" Uyarısı

Genellikle yaz aylarında sıvı kaybına bağlı olarak artan böbrek taşı riski, kışın da farklı bir nedenle tetikleniyor. Prof. Dr. Ali Tekin, kış aylarındaki tehlikeyi şu sözlerle açıklıyor:

"Soğuk havalarda susuzluk hissi azaldığı için su tüketimi düşüyor. Bu durum idrardaki minerallerin yoğunlaşmasına ve kristalleşerek taşa dönüşmesine neden oluyor. Kışın susamayı beklemeden günde en az 2-2.5 litre su içilmelidir."

Böbrek Taşının Temel Nedenleri ve Belirtileri

Taş oluşumunu sadece iklim değil, yaşam tarzı da doğrudan etkiliyor. Özellikle son yıllarda obezite ve hareketsiz yaşam nedeniyle taş görülme yaşı gittikçe düşüyor.

• Nedenler: Yetersiz sıvı alımı, aşırı tuz tüketimi, hayvansal protein ağırlıklı beslenme ve genetik yatkınlık.

• Belirtiler: En yaygın belirti "renal kolik" denilen çok şiddetli yan ağrısıdır. Buna idrarda kan, mide bulantısı ve sık idrara çıkma hissi eşlik edebilir.

Tedavide Yeni Dönem: Kapalı Ameliyatla Aynı Gün Taburcu

Tıp teknolojisindeki gelişmeler, böbrek taşı ameliyatlarını korkutucu olmaktan çıkardı. Prof. Dr. Ali Tekin, günümüzde açık cerrahiye neredeyse hiç gerek kalmadığını vurguluyor:

• Lazer Teknolojisi: Sadece 2-3 mm’lik esnek cihazlarla idrar yolundan girilerek taşlar lazerle yok edilebiliyor.

• Hızlı İyileşme: Kapalı (endoskopik) yöntemler sayesinde hastalar genellikle aynı gün evlerine dönebiliyor.